“Merkeziyetsiz yapılar sadece teknolojik bir inovasyon değil; toplumsal bir değişimdir.”

Esin Hamamcı, merkezisyetsiz yapılara odaklanan Merkezsiz’in kurucu ortağı Duygu Kambur ile konuştu.

Esin Hamamcı

Esin Hamamcı, merkezisyetsiz yapılara odaklanan Merkezsiz’in kurucu ortağı Duygu Kambur ile hikayesini, amaçlarını ve gelecek projelerini konuştu.

Merkeziyetsiz yapılara odaklanan Merkezsiz’in macerası nasıl başladı?

Merkezsiz’i Mart 2022’de öncelikle bir bülten olarak hayata geçirdik. Başlarken ben, Görkem (Bereket), Derin (Altan) ve Utku (Güven) idik, Derin 2022’nin sonuna doğru aramızdan ayrıldı. Biz üç kurucu ortak ve ekip arkadaşlarımız olarak devam ediyoruz. Hepimiz çok uzun süredir yakın arkadaşlarız. Her birimiz ayrı ayrı kripto ve blok zincir dünyasındaki gelişmeleri hem bireysel yatırım amaçlarımız hem yaptığımız işlere nasıl etkisi olacağını merak ederek takip ediyor ve birbirimizle gelişmeleri, içerikleri paylaşıyorduk. Bu teknolojilerin ve sistemleri, yatırım aracı olmasından öte günlük hayatımıza, üretimlerimize, içinde bulunduğumuz finansal sisteme ve topluma nasıl etkisi olacağını anlamlandırmaya çalıştığımız için takip ediyorduk. Ama takip ettiğimiz neredeyse tüm içerikler İngilizceydi. Türkiye’de yatırım tavsiyesi dışında alana yönelik bilgilendirici ve ilham verici içerik mecrası çok sınırlı sayıda ya da sadece teknik altyapısı olan profesyonellere yönelik, teknik jargona dayalı içeriklerdi. Halbuki bu teknoloji ve sistemler sadece yazılımcıların kullandığı ya da geliştirdiği bir şekilde ilerleyemez. Biz de bu motivasyonla farklı disiplinlerden profesyonellerin kolayca bağ kurabileceği bir dil ve örneklerle Türkçe yayın yapmaya karar verdik. Kendimiz için başka mecralarda bulduğumuz ilhamı, biz de Türkçe içerik takip eden insanlara sağlamak istedik. Aynı zamanda en büyük motivasyonumuz kendi öğrenim sürecimizi de bu şekilde devam ettirmekti. Bu kadar yeni bir alanın nasıl gelişeceğini, neye evrileceğini kimse tam olarak tahayyül edemiyor. Biz, bu gelişimin salt bir takipçisi olmak yerine şekil verenlerden olabilmeyi tercih ettik. Bu teknoloji ve sistemlerin, özünde vaat ettiği değerler gibi etik ve eşitlikçi bir yerden şekillenmesi için de bu konuyu sadece yazılımcıların, girişimcilerin ve yatırımcıların konusu olmaktan çıkarmak gerekiyor. Biz de bu sebeple farklı disiplinlerdeki bireylerin de e-posta kutusuna içeriklerimizle düşmek ve onları bu alana dair meraklandırmak heyecanladırmak istedik. Merkezsiz böylelikle Web3 alanına dair bilgiler, röportajlar, haberler paylaşan bir bülten olarak başlayıp sosyal medya iletişimi, podcast, etkinlik gibi farklı içerik formlarını üreten, yayınlayan ve uygulayan bir yapıya dönüştü. 

-Günümüzde merkeziyetsiz yapıların öneminden bahsetmek gerekirse neler söylemek istersiniz? Bu yapılar nasıl bir motivasyonla oluştu?

Merkezi olmayan yapıların önemini tartışmak bence son derece önemli çünkü bu yapılar çeşitli alanlarda taşıdığı dönüştürücü potansiyel nedeniyle kritik. Tek bir kontrol otoritesinin olmaması anlamına gelen merkeziyetsizlik, temelde şeffaflığı ve “gücün” dağılımını mümkün kılıyor. Örneğin, finans alanında, merkezi olmayan finans (DeFi) platformları, blok zincir teknolojisini kullanarak bankalar gibi aracılar olmadan finansal işlemleri mümkün kılmaya çalışan denemeler yapıyor, proje ve ürünler çıkarıyorlar. Bu alanda birçoğumuzun günlük hayatının parçası olacak kadar güçlü bir ürün çıktığında, eşitsizlikler üzerine kurulu ve bundan beslenen mevcut finansal sistemi kökünden değiştirebilecek bir eşiğe gelebiliriz.  mevcut finansal sistemin d banka hesabı olmayan bireylere finansal hizmetleri götürerek Ya da blok zinciri tarafından yönlendirilen merkeziyetsiz sosyal medya platformları, kullanıcılara verileri ve içerikleri üzerinde kontrol sağlayarak veri gizliliğinin gerçek anlamda uygulanabilir olmasını sağlamaya çalışıyor. Bence merkeziyetsiz yapıların ortaya çıkışı temelde, merkezi kurumlara olan güvenin azalması ve her türlü artan eşitsizliklere başka bir deyişle etik ve verimli işlemeyen finansal ve toplumsal mekanizmalarımıza daha iyi alternatif oluşturma çabasından kaynaklı. Bu yaklaşımımıza Merkezsiz’i kurduğumuzda yayınladığımız manifestomuzda yer vermiştik: “Merkeziyetsiz yapılar sadece teknolojik bir inovasyon değil; toplumsal bir değişimdir. Her teknolojinin hayatlarımızı kolaylaştırmanın yanında, politik ve toplumsal sonuçları var. Chaordic (chaos + order) ve merkeziyetsiz bir düzende ekonominin, politikanın, karar alma süreçlerinin, katılımcılığın, eşitliğin, mesleklerin, adaletin ve toplumsal yapının nasıl şekilleneceğini, günlük hayatımızı ve yaşamlarımızı nasıl değiştireceğini merak ediyoruz.”

Dünyadaki benzer merkeziyetsiz projelerden farkınız sizce nedir?

Biz henüz ne yönetimsel ne de teknolojik olarak merkeziyetsiz bir yapı değiliz, içeriklerimiz on chain değil.  Medya alanındaki bu tarz mecralar, ürünler dünya genelinde de çok az. Ayrıca, genel olarak bu durum böyle ama Türkiye özelinde konuşacak olursak on chain medya takip etme, içeriklere bu şekilde erişme alışkanlığı da henüz çok düşük. Dolayısıyla biz şu an Web2 kaynakları / mecraları ile (Instagram, X, Linkedin gibi) Web3 içeriği sunan bir yapıyız. Ama “Merkeziyetsiz medya mümkün mü, mümkünse nasıl” sorusu hep bizimle 🙂 Hatta d:pact alt markası ile her ay düzenlediğimiz etkinliklerimizden birinin konusu tam olarak bu idi. O günkü katılımcılarımızla bu konuyu etraflıca ele aldık, merak edenlerin şu yazımızı okumasını tavsiye ederim. 

Peki dünya çapında beğendiğiniz yine bu alana, blockchain’e dair projeler nelerdir?

Benim ilgi alanımın ve profesyonel geçmişim sosyal fayda alanına yönelik olduğu için daha çok bu alana yönelik gelişmeleri takip edip heyecanlanıyorum. Funding the Commons, Regens Unite gibi toplulukların çalışmaları ile bu toplulukların parçası olan profesyonellerin ürünleri, projeleri ilgimi çekiyor. 

Merkezsiz’de neler planlamaktasınız? Şu an hazırladığınız ve ileriye dönük projeleriniz nelerdir?

Merkezsiz’de kendi belirlediğimiz gündemimiz ve bu doğrultuda ürettiğimiz içeriklerimizi sosyal medya hesaplarımızdan (Instragram, Twitter, Linkedin, Web Sitesi) paylaşıyoruz. Bir mecra olarak çalışmamızın yanı sıra içerik geliştirme, topluluk geliştirme, etkinlik düzenleme, öğrenim süreci tasarlama ve uygulama alanlarında farklı organizasyonlara servis sağlıyoruz. Şu an ise en büyük heyecanımız bu sene başında Paribu Hub desteği ile aylık buluşma ve podcast olarak başladığımız d:pact’i uluslararası bir konferans olarak hayata geçirecek olmak. 13 – 19 Kasım arası İstanbul’da gerçekleşecek DevConnect kapsamında biz de yine Paribu Hub iş birliğinde bir günlük bir konferans düzenliyoruz. İşlerini merakla takip ettiğimiz Funding the Commons, Regens Unite, Token Engineering Academy gibi yapılarla ortak bir şekilde içeriği oluşturuyoruz. Tüm detaylar web sitemizde mevcut. Web3 alanının sosyal fayda ve yaratıcı ekonomi ile nasıl kesiştiğini merak eden, merkeziyetsiz teknoloji ve sistemlerin toplumu nasıl dönüştüreceğine dair bizim gibi soruları olan profesyonelleri bekliyoruz. 

Önceki

Ayça Okay Yazılarıyla NFTIFY'da!

Sonraki

İsmail Polat NFTIFY Yazarları Arasına Katılıyor

Related Posts
Devamını Oku

Dijital Sanat Evreni Epson’la Genişliyor

Epson lazer projeksiyon teknolojisi, görsel sanatlar ve mekan enstalasyonları gibi çeşitli alanlarda etkileyici ve sürükleyici bir sanat deneyimi yaşatıyor.
Total
0
Share