Ahmet Rüstem Yazdı: Çalınmış Estetik 

NFT’leri tanımlarken sürekli olarak biricik olma durumu üzerine konuştuk. Peki ya eserler? Dolandırıcılar başkalarının eserlerinden hızlı bir şekilde para kazanmaya çalıştıkça, sanat hırsızlığı, NFT’ler dünyasında da büyük bir sorun haline geldi. Ancak hırsızlıkta en çok kullanılan DeviantArt gibi bir platformun yeni yapay zeka taktikleri iyi bir örnek olacak gibi görünüyor.

2002 yılıydı ve ilk defa kişisel bir bilgisayarım olmuştu. Geleneksel anlamda resim pratiği geliştiren biri olarak Photoshop ile tanışmıştım. Bir aracın üretimde neredeyse sınırsız potansiyele sahip olma ihtimali benim için heyecan vericiydi. Sonsuz renk kartelasına erişim, katmanlarla oynama, fotoğrafı manipüle etme vb. araçlar yeni görüntüler oluşturmanın imkanlarını gün geçtikçe aralıyordu. Kendimi geliştirmek için worth1000 gibi sitelerin kılavuzlarını incelemekle beraber yarışmalara katılıyordum. Tam bu süreçte oluşturduğum dijital görüntüleri paylaşma arzusuna kapıldım ve DevianArt ile tanıştım.

Her ne kadar günümüzde sosyal medyanın sanatçılar için birer portfolyoya dönüşmesi sonucunda popülerliğini kaybetmiş olsa da, 61 milyon kayıtlı kullanıcıya ve aylık 40 milyon ziyarete sahip DeviantArt (Nisan 2022 verileri); fotoğraf, anime, grafik tasarım, 3D tasarım gibi nice dallarda çalışmalar ortaya koyan yaratıcı insanları bir araya getiren site olmanın çok ötesindeydi. Kendi tanımları ile sanatın kanayıp, üreyerek yayıldığı bu kapsayıcı platform, yaratıcı özgürleşmenin ilk hareketiydi.

İçerisindeki forumlarda çeşitli konularda tartışmalar devam ediyor, bilgi ve deneyim paylaşılıyor, eserlere yorumlar yapılıyor, eserlerinizi satabiliyor ve hatta eserinizi üretirken oluşturduğunuz Photoshop fırçalarını, dokularını dahi satabiliyordunuz. Çeşitli şehirlerde DeviantArt buluşmaları gerçekleşirken komüniteler bir araya geliyordu. 2010 yılında 1 Nisan şakası olarak doğan ancak zamanla platform içerisinde tüm yorum, favorilere ekleme, görünürlük süreçleriyle puan ticaretine dönüşen “Llama Badge” adı verilen bir rozet kazanmaya bile başlamıştık. Bu kazanımlar ile DeviantArt mağazasından dilediğimizi alabiliyorduk. Kısacası yaratıcı topluluğu bir araya getiren platform, 2000’li yılların başında bizlere para kazandıran ve harcatan bir sisteme dönüşmüştü.

Bu sürece baktığımızda NFT olarak adlandırdığımız sistemin ve kreatif ekonominin bir anda veya pandemi ile doğduğunu hala iddia edebilir miyiz?

2013-2018 yılları arasında aktif şekilde İstanbul sanat galerilerini geziyor ve deneyimlerimi bloğumda paylaşıyordum. Gözlemlediğim kadarıyla dijital sanat pek karşılaşmadığım şeylerden biriydi. Neredeyse tüm galerilerde bilgisayar desteğiyle üretilmiş çok az eser karşımıza çıkıyordu.

Oysa DeviantArt aracılığıyla tanıştığımız onlarca isim diğer ülkelerde sanat piyasaları içerisinde yer edinmiş, uluslararası sergilerde daha önce DeviantArt’ta sergiledikleri çalışmaları ile yer alıyorlardı. Dijital sahada üretim gerçekleştiren sanatçıların, galerilerin ve koleksiyonerlerin bir araya gelmemesinin ardında çeşitli durumlar elbette vardı. Bu durumlara örnek olarak alışkanlıkları, estetiği, depolama/sergileme biçimlerini, satış beklentilerini verebiliriz. 

1950 ve 60’lardan günümüze bilgisayarın sanat üretimindeki yeri değişti ve değişmeye devam ediyor. Pandemi sürecinde sanatın, sanat ekonomisinin dijital dünya ile kurduğu ilişki arasında elbette sıkı bağlar var. Sergilerin çevrimiçi hale gelmesi, sosyal medyanın sanatçıları dünyanın başka yerindeki galeriler, koleksiyonerlerle buluşturması, canlı performanslar değerli örnekler. Oysa hiçbiri yeni değil. Tüm bu sürece daha kolay adapte olanlar, yaratıcı ekonominin altının sürekli çizildiği DeviantArt, Foundation gibi platformlar ve katılımcıları oldu.  Land.art’ın kurucusu ve Nature Morte Gallery Direktörü Aparajita Jain’in, “NFT’ler ilk gerçek küresel sanat hareketi mi?” söyleşisinde sanatçıları, galerileri, kurumları dijitale sürükleyen NFT popülerliğinin çığ gibi büyümesinin ve teknolojinin, bilgisayar kullanılarak gerçekleşen üretimin, küçümsenecek kadar kolay olmadığının altını çiziyor.

Evet, kolay değildi. Estetik kavrayış yerine kazanç ve paranın konuşulduğu NFT dünyası dışarıdan son derece çekiciydi. Bu yanılgılarla dolu çabuk zenginleştirdiği düşünülen dünyaya dahil olmak isteyenlerin ancak hiçbir dijital üretimi olmayan hırsızların ilk başvurduğu kaynak DeviantArt oldu. NFT piyasası ile birlikte sanat hırsızlığı sorunu da yükseldi. Ne yazık ki, birçok sanatçının ve içerik oluşturucunun eserlerini kısa sürede para kazanmaya çalışan sahtekarlar tarafından NFT olarak satılmak üzere çalındı. Bu sorun, sanatçıları ArtStation, Deviantart ve daha fazlası dahil olmak üzere çalışmalarını yayınladıkları tüm platformlarda kısaca web genelinde etkilemeye devam ediyor. Bireysel şikayetlerin yanı sıra NFTtheft gibi Twitter sayfaları da sistem içerisindeki hırsızlıkları ortaya çıkarma konusunda oldukça etkili biçimde çalışıyor.

Örneğin, Green Lantern ve Wonder Woman çizgi romanlarında çalışmış bir sanatçı olan Liam Sharp’ın Deviant hesabından çalınmış onlarca eser habersiz şekilde NFT’ye dönüştürüldü. Hırsızlar hatırı sayılır paralar kazandı.  Sahte NFT’ler ile paralar kazanan binlerce kişi ve artan emek hırsızlığı meselesi Opensea gibi platformların önlemler alması için önemliydi. Liam Sharp bu durumu önemli bir gündem haline getirerek 15 yıldır kullandığı DeviantArt hesabını kapatma kararı aldı. Artan hırsızlık olaylarına DeviantArt çözümü yapay zekaya yönelerek buldu ve DeviantProtect’i devreye soktu. DeviantArt’ın bloguna göre, Protect tüm yeni gönderileri tarayarak işleyen bir sisteme sahip. DeviantProtect, tüm içerik oluşturucu platformlarını sanat hırsızlığına karşı savaşmaya çağırdı. Özgünlük ihlaliyle ilgili 50.000’den fazla uyarı göndererek haftada 3,7 milyondan fazla tarama gerçekleştirdi. Projenin gelişimi için planladıkları süreç oldukça umut verici.

Yüksek rakamlara satılan, piyasada dönen, popüler hale gelen NFT’lere baktığımızda çoğu zaman tekrar eden bir sekans, albenisi bol renkler, ışık oyunları, sürreal olarak tanımlayabileceğimiz ortamlar görüyoruz. Özellikle koleksiyonluk serilerin piyasa hacminin  albenisi ile, dijital araçlarla üretime yeni adım atan yüzbinlerce kişiye referans olan bu NFT’ler yeni bir estetik algı oluşturuyor olabilir mi sorusu gündeme geliyor. Piksellerden oluşan ve birbirine benzeyen binlerce maymun, fare, kurbağa, uzaylı projesini görmemiz mümkün ve bu serilerin orjinalliği kesinlikle tartışılır durumda. Bir diğer kısıtlama ise boyutlandırmalarla devreye giriyor. Örneğin; Instagram’ın 1 dakikalık videoya izin vermesi,  ya da herhangi bir platformun 100 MB limiti sanatçının eserini oluştururken bu aralıkları göz önünde bulundurmasına ve sansür, otosansüre ek olarak yeni bir kısıtlayıcı mekanizma ile üretimine devam etmesine neden oluyor olabilir mi?

Son derece popüler ve sürekli rakamların bahsedildiği bu süreçte NFT koleksiyonerliğine giriş yapacaksanız çeşitli arama motorları ile eser özgünlüğüne dikkat etmeniz, NFT koleksiyon kartları, komünitelerin oluşturduğu piksel vb. görseller ve sanat eseri arasındaki farklara odaklanmamız gerektiğini hatırlatmakta fayda var. Çoğu platform sanatçıları sistemlerine dahil ederken özel yöntemler geliştirdi.  Aynı zamanda platformlar tarafından doğrulanmış hesaplardan alım gerçekleştirmek önemli bir faktör. Sadece eserlerin değil cüzdanların da çalındığı bu yeni evrende şirketlerin ve platformların yaklaşımlarını yakından takip etmekte fayda var.

Ahmet Rüstem

Faydalanılan Kaynaklar:

https://www.deviantart.com/team/journal/Calling-All-Creator-Platforms-to-Fight-Art-Theft-901238948

https://www.deviantart.com/about/#:~:text=We%20have%20over%2061%20million,art%2C%20films%2C%20and%20anime.

https://www.theverge.com/22905295/counterfeit-nft-artist-ripoffs-opensea-deviantart

https://www.gizmodo.com.au/2021/12/deviantart-nft-theft/

https://futurism.com/the-byte/artist-stealing-nfts

https://www.rightclicksave.com/article/are-nfts-the-first-truly-global-art-movement

Önceki

İTÜ, Bitay İş Birliğiyle 250. Yılına Özel NFT Koleksiyonu Çıkarıyor

Sonraki

Elon Musk'ın Korsan Bored Ape Görseli NFT Sektöründe Tartışma Yarattı

Related Posts
Total
0
Share